Ben kendi adıma, iyi ki bu topraklarda doğdum. Çünkü, tabiatıyla geçmişi ile Yüce Mevla’mın bizlere armağan ettiği en büyük lütuftur. Onun için atalarımız aç ve yarı tok bir halde bu müstesna yurdu bize bırakmak için, canları pahasına savaştıklarını hiçbir zaman unutmayalım. Çoğu zaman nimet avucumuzda iken, pek kıymetini bilemeyiz. Ancak elimizden gidince ahla, vah la üzülüp gideriz. Yani bir ihmal, bir vurdumduymazlık elimizdeki nimetleri alıp götürür. O zamanda iş işten geçmiş olur. Bir defa bu TÜRKİYE CUMHURİYETİ’nin, tüm vatandaşları el ele verip halkımıza güzel bir hayat yaşamaları için, birlik ve beraberlik içinde olmamız en büyük düşüncemiz olmalı. Politika, yani siyaset Demokrasinin olmasa olmazıdır. Fakat siyaset yaparken diğer partileri; şeytanlaştırmak ve hain göstermek, devletimiz için yapılan en büyük yanlıştır. Bunu iyi bilelim, Allah göstermesin: bir felakete, bir depremde aynı acıyı çekeriz. Evet kaderde, tasada hep beraberiz. Siyaset yaparken de ayrı yerlerde de olsak bile, yine sevgide ve dostlukta da beraber olmalıyız. Atalarımızın bize verdiği bu tavsiye asla unutmayalım” BİR MÜSİBET, BİN NASİHATTAN İYİDİR.” Bu vatanda kimse, kimsenin düşmanı değildir. Bunu herkes kafasına koymalı. Yoksa “ATI ALAN ÜSKÜDARI GEÇER.” Sende perişan, bende perişan oluruz. Onun için gelin bir olalım bütün olalım. İstinasız kimsenin ahı, kimseye kalmaz. Ona göre davranalım diyorum.

Bakın Ömer HAYYAM NE DEMİŞ?” YA SIRTIMIZA ALIP TAŞIYORUZ YA AYAĞIMIZIN ALTINA ALIP ÇİĞNİYORUZ. ÖĞRENEMEDİK BİR TÜRLÜ YAN YANA YÜRÜMEYİ” tavsiyem yan yana yürümek, umuduyla iyi ve sağlıklı günler dilerim.