UNUTULMUŞ GAZİANTEP BİLMECELERİ

Yazının Giriş Tarihi: 13.06.2024 10:50
Yazının Güncellenme Tarihi: 13.06.2024 10:50

Dam üstünde gümüş sini…(AY)

Sepette salkım üzümler, zırlayıp seslenirler…(ARIKOVANI)

On iki dal otuz yaprak, yedi türlü meyvesi var bir ağaç…(AYLAR, GÜNLER, HAFTALAR)

Sarıdır safran gibi,

Okunur Kur’an gibi

Ya sen bunu bilirsin

Ya bu gece ölürsün…(ALTUN)

Sarı devin yattığı yerde ot bitmez…(ATEŞ)

Eli de yok ayaksız.

Duvarda gezen arsız…(ASMA)

Gümüş gül dedim nedir

Ne yerde ne göktedir

Gelin, kızın elinde

Cümle âlem içinde…(AYNA)

Yaprak kadar hafif,

Dağlar kadar büyük…(BULUT)

Hey bulutlar bulutlar

Yusufu Kenanı yedi kurtlar

Öyle bir kuş gördüm ki

Kafasından yumurtlar… (BUĞDAY BAŞAKLARI)

Yeşil onun libası

Sarıdır abası

İçinde bir tadı var

Üstünde bin delik var…(BADEM)

Yel eser kavır kavır

Savurur savır savır…(CEVİZ AĞACI)

Bacı bacı bacıcık

Başında bir sinicik…(ÇİVİ)

Kalın don don derisi

Uzaktan gelir sesi…(DAVUL)

Bir dombalak boyu var

Kırmızı da donu var…(DOMATES)

Gökten gelir iz ile

Dağdan iner yel ile

Yedi bin yıldız ile

Ayağında bengi var

Uludan fermanı var

Her kim olursa olsun

Onunla cengi var…(AZRAİL)

Bir ufacık mil taşı

Dolanır dağı taşı…(GÖZ)

Misli, metten, sakalı etten…(HOROZ)

Sürerim kabarır, çekerim geberir…(KAHVE)

Dolu gider boş gelir Deliğine hoş gelir…(KAŞIK)

Siyahtır özü, hiç doymaz gözü…(TOPRAK)

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.