Allahû Tealâ kalpten bahsettiği zaman işaret ettiği şey nefsimizin manevî kalbidir. İnsanların hepsi üç vücut ve serbest iradenin sahibi olarak yaratılırlar.
1- Allahû Tealâ fizik bedenimizi topraktan halketmiştir (Hicr-26).
2- Bizi bir nefs ile dizayn etmiştir (Şems-7).
3- Bize ruhundan üfürmüştür (Secde-9).
Başlangıç noktasında nefsin manevî kalbinde 19 tane hastalık vardır: Kin ve nefret, küfür, yalan, zulüm, haset, cehalet, cimrilik, öfke ve gayz, isyan, sabırsızlık, kibir ve gurur, hırs ve şehvet, nankörlük, dedikodu, zan, iptilalar, vefasızlık, ikiyüzlülük, fitne ve fesat. Şeytan bu hastalıklara %100 tesir etme imkânının sahibidir. Çünkü nefsin talepleriyle şeytanın talepleri aynı paraleldedir.
Kalbi temiz olan bir insan, Allahû Tealâ’nın indinde kalbini tezkiye etmiş insandır. Nefsin tezkiyesi, nefsin kalbinin yarısının aklanmasını, %51 oranında nurlanmasını ifade eder. Nefsin tasfiyesi ise nefsin kalbinin afetlerden %100 arınmasını ifade eder. Allahû Tealâ Tîn-4’te diyor ki: “Andolsun ki Biz, insanı (nefsini), ahseni takvim içinde (nefs tezkiyesi ve tasfiyesi yaparak en güzele ulaşabilecek özellikte) yarattık. Sonra onu, esfeli safiline (en sefil hale, nefsinin karanlıklarına) iade ettik (çevirdik).”
Peki, nefsin kalbi nasıl temizlenir?
O Allah. Karşılıksız vermek O’na mahsus. Sadece kullarının mutluluğunu istemek O’na mahsus. Hepinizi o kadar çok seviyor ki; istediği tek şey sizin mutlu olmanız. Allahû Tealâ diyor ki: “Sadece bir tek dileğinizi işitmek, bilmek ve görmek istiyorum kalbinizde. O dileğin sahibi olun, gerisi Benim işim. Kim Bana ulaşmayı dilerse Ben onu mutlaka Kendime ulaştırırım. Hem dünya saadetinin hem cennet saadetinin sahibi yaparım."
Allah’a ulaşmayı dilediğimiz zaman kalbimizdeki bu talebi Yüce Rabbimiz işitir, bilir ve görür. Rahîm esmasıyla bize manevî ihsanlarını vermeye başlar. Nefsin tezkiye ve tasfiye olabilmesi için mutlak surette 7 kalp şartının sahibi olmamız gerekir. 7 tane kalp şartının dördü Allah’a ulaşmayı dilediğimiz takdirde vücuda gelir.
1. kalp şartı: Allah kalbimizdeki ekinneti yani idraki önleyen ilâhi kompüteri alır. 2. kalp şartı: Yerine ihbatı yani idraki sağlayan ilâhi kompüteri koyar. 3. kalp şartı: Kalbimizin içindeki nur kapısını şeytana dönük konumdan Allah’a dönük konuma çevirir. 4. kalp şartı: Kalbimizin içine göğsümüzü yararak bir nur yolu açar.
Bu noktadan sonra yaptığımız zikirde Allah'ın açtığı yolu takip eden rahmet nurları kalbimize sızar ve huşûyu oluşturur. Huşû sahibi olan kişi hacet namazını kılarak mürşidini Allah'tan soracaktır. Mutlaka Allahû Tealâ mürşidini ona gösterecektir. Nefs tezkiyesi için gerekli 7 kalp şartının üçü de Allah’ın bize gösterdiği mürşide tâbî olduğumuz takdirde vücuda gelir.
5. kalp şartı: Allah kalbimizin mührünü açar. 6. kalp şartı: Kalbimizin içindeki küfür kelimesini alır. 7. kalp şartı: Kalbimizin içine îmân kelimesini yazar.
Îmân kelimesinde öyle bir çekim gücü vardır ki bu çekim gücü, Allah’ın zikriyle gelen rahmetle salâvât ve rahmetle fazl isimli iki grup nurdan fazılları kendisine çeker. Allah’ın yolundaki manevî tekâmülümüzün bütün kademeleri kalbimizdeki nurlarla ölçülür. İşte Allahû Tealâ Nûr-21’de, bu indirdiği nurlarla nefsi tezkiye ettiğini ve kişiyi hidayete erdirdiğini söylemektedir.
24/NÛR-21: Ey âmenû olanlar, şeytanın adımlarına tâbî olmayın! Ve kim şeytanın adımlarına tâbî olursa o taktirde (şeytanın adımlarına uyduğu taktirde) muhakkak ki o (şeytan), fuhşu (her çeşit kötülüğü) ve münkeri (inkârı ve Allah’ın yasak ettiklerini) emreder. Ve eğer Allah’ın rahmeti ve fazlı sizin üzerinize olmasaydı (nefsinizin kalbine yerleşmeseydi), içinizden hiçbiri ebediyyen nefsini tezkiye edemezdi. Lâkin Allah, dilediğinin nefsini tezkiye eder. Ve Allah, Sem’î’dir (en iyi işitendir) Alîm’dir (en iyi bilendir).
Allah’ın nurlarını kalbimize ulaştıran tek anahtar zikirdir. Nefs tezkiyesi, zikrimizin artışıyla birlikte 7 kademede gerçekleşir: Nefs-i Emmare, insanın nefsinden emir alması demektir. Nefs-i Levvamede kişi artık nefsini tanımaya başlamış, nefsinin doyumsuzluğunu, arzularını kınar hale gelmiştir. Nefs-i Levvame, kişinin Allah’tan ilham almaya başladığı devredir. Nefs-i Mutmainnede, kişi Rabbinin kendisi için uygun gördükleri ile tatmin olur. Nefs-i Radiyede kişi Allah’tan razı olur. Nefs-i Mardiyye, Allah’ın rızasının kazanıldığı kademedir. Nefs-i Tezkiyede kalpte %51 nur birikimi oluşmuş, nefsin kalbindeki nurlar afetlere baskın çıkmıştır.
Allah için kalp yapımız önemli midir? %100 evet. “Daimî zikre ulaşarak kalbinizdeki afetleri tamamen temizleyin, 19 faziletin sahibi olun.” diyor Allahû Tealâ. Kim nefsin manevî kalbindeki 19 afeti tamamen temizler, yerine 19 tane fazileti geçirirse, nefsi bir ruh hüviyetine bürünürse o zaman dünya onun için bir cennet olur.
Ama bunların hiçbirisini yapmayan, yine de “Benim kalbim tertemiz.” diyen bir insan söz konusuysa, Allahû Tealâ onun kalbinde 19 afetin var olduğunu, Nefs-i Emmare’de olduğunu, şeytanın bu afetlere %100 tesir ettiğini buyuruyor.
Kalbi %100 temizlenenlerden olmanızı Efendimizin himmetiyle Yüce Rabbimizden diliyoruz. Allah hepinizden razı olsun.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
DR. ABDULCABBAR BORAN
KALBİ TEMİZ OLANLAR KİMLERDİR?
Allahû Tealâ kalpten bahsettiği zaman işaret ettiği şey nefsimizin manevî kalbidir. İnsanların hepsi üç vücut ve serbest iradenin sahibi olarak yaratılırlar.
1- Allahû Tealâ fizik bedenimizi topraktan halketmiştir (Hicr-26).
2- Bizi bir nefs ile dizayn etmiştir (Şems-7).
3- Bize ruhundan üfürmüştür (Secde-9).
Başlangıç noktasında nefsin manevî kalbinde 19 tane hastalık vardır: Kin ve nefret, küfür, yalan, zulüm, haset, cehalet, cimrilik, öfke ve gayz, isyan, sabırsızlık, kibir ve gurur, hırs ve şehvet, nankörlük, dedikodu, zan, iptilalar, vefasızlık, ikiyüzlülük, fitne ve fesat. Şeytan bu hastalıklara %100 tesir etme imkânının sahibidir. Çünkü nefsin talepleriyle şeytanın talepleri aynı paraleldedir.
Kalbi temiz olan bir insan, Allahû Tealâ’nın indinde kalbini tezkiye etmiş insandır. Nefsin tezkiyesi, nefsin kalbinin yarısının aklanmasını, %51 oranında nurlanmasını ifade eder. Nefsin tasfiyesi ise nefsin kalbinin afetlerden %100 arınmasını ifade eder. Allahû Tealâ Tîn-4’te diyor ki: “Andolsun ki Biz, insanı (nefsini), ahseni takvim içinde (nefs tezkiyesi ve tasfiyesi yaparak en güzele ulaşabilecek özellikte) yarattık. Sonra onu, esfeli safiline (en sefil hale, nefsinin karanlıklarına) iade ettik (çevirdik).”
Peki, nefsin kalbi nasıl temizlenir?
O Allah. Karşılıksız vermek O’na mahsus. Sadece kullarının mutluluğunu istemek O’na mahsus. Hepinizi o kadar çok seviyor ki; istediği tek şey sizin mutlu olmanız. Allahû Tealâ diyor ki: “Sadece bir tek dileğinizi işitmek, bilmek ve görmek istiyorum kalbinizde. O dileğin sahibi olun, gerisi Benim işim. Kim Bana ulaşmayı dilerse Ben onu mutlaka Kendime ulaştırırım. Hem dünya saadetinin hem cennet saadetinin sahibi yaparım."
Allah’a ulaşmayı dilediğimiz zaman kalbimizdeki bu talebi Yüce Rabbimiz işitir, bilir ve görür. Rahîm esmasıyla bize manevî ihsanlarını vermeye başlar. Nefsin tezkiye ve tasfiye olabilmesi için mutlak surette 7 kalp şartının sahibi olmamız gerekir. 7 tane kalp şartının dördü Allah’a ulaşmayı dilediğimiz takdirde vücuda gelir.
1. kalp şartı: Allah kalbimizdeki ekinneti yani idraki önleyen ilâhi kompüteri alır.
2. kalp şartı: Yerine ihbatı yani idraki sağlayan ilâhi kompüteri koyar.
3. kalp şartı: Kalbimizin içindeki nur kapısını şeytana dönük konumdan Allah’a dönük konuma çevirir.
4. kalp şartı: Kalbimizin içine göğsümüzü yararak bir nur yolu açar.
Bu noktadan sonra yaptığımız zikirde Allah'ın açtığı yolu takip eden rahmet nurları kalbimize sızar ve huşûyu oluşturur. Huşû sahibi olan kişi hacet namazını kılarak mürşidini Allah'tan soracaktır. Mutlaka Allahû Tealâ mürşidini ona gösterecektir. Nefs tezkiyesi için gerekli 7 kalp şartının üçü de Allah’ın bize gösterdiği mürşide tâbî olduğumuz takdirde vücuda gelir.
5. kalp şartı: Allah kalbimizin mührünü açar.
6. kalp şartı: Kalbimizin içindeki küfür kelimesini alır.
7. kalp şartı: Kalbimizin içine îmân kelimesini yazar.
Îmân kelimesinde öyle bir çekim gücü vardır ki bu çekim gücü, Allah’ın zikriyle gelen rahmetle salâvât ve rahmetle fazl isimli iki grup nurdan fazılları kendisine çeker. Allah’ın yolundaki manevî tekâmülümüzün bütün kademeleri kalbimizdeki nurlarla ölçülür. İşte Allahû Tealâ Nûr-21’de, bu indirdiği nurlarla nefsi tezkiye ettiğini ve kişiyi hidayete erdirdiğini söylemektedir.
24/NÛR-21: Ey âmenû olanlar, şeytanın adımlarına tâbî olmayın! Ve kim şeytanın adımlarına tâbî olursa o taktirde (şeytanın adımlarına uyduğu taktirde) muhakkak ki o (şeytan), fuhşu (her çeşit kötülüğü) ve münkeri (inkârı ve Allah’ın yasak ettiklerini) emreder. Ve eğer Allah’ın rahmeti ve fazlı sizin üzerinize olmasaydı (nefsinizin kalbine yerleşmeseydi), içinizden hiçbiri ebediyyen nefsini tezkiye edemezdi. Lâkin Allah, dilediğinin nefsini tezkiye eder. Ve Allah, Sem’î’dir (en iyi işitendir) Alîm’dir (en iyi bilendir).
Allah’ın nurlarını kalbimize ulaştıran tek anahtar zikirdir. Nefs tezkiyesi, zikrimizin artışıyla birlikte 7 kademede gerçekleşir:
Nefs-i Emmare, insanın nefsinden emir alması demektir.
Nefs-i Levvamede kişi artık nefsini tanımaya başlamış, nefsinin doyumsuzluğunu, arzularını kınar hale gelmiştir.
Nefs-i Levvame, kişinin Allah’tan ilham almaya başladığı devredir.
Nefs-i Mutmainnede, kişi Rabbinin kendisi için uygun gördükleri ile tatmin olur.
Nefs-i Radiyede kişi Allah’tan razı olur.
Nefs-i Mardiyye, Allah’ın rızasının kazanıldığı kademedir.
Nefs-i Tezkiyede kalpte %51 nur birikimi oluşmuş, nefsin kalbindeki nurlar afetlere baskın çıkmıştır.
Allah için kalp yapımız önemli midir? %100 evet. “Daimî zikre ulaşarak kalbinizdeki afetleri tamamen temizleyin, 19 faziletin sahibi olun.” diyor Allahû Tealâ. Kim nefsin manevî kalbindeki 19 afeti tamamen temizler, yerine 19 tane fazileti geçirirse, nefsi bir ruh hüviyetine bürünürse o zaman dünya onun için bir cennet olur.
Ama bunların hiçbirisini yapmayan, yine de “Benim kalbim tertemiz.” diyen bir insan söz konusuysa, Allahû Tealâ onun kalbinde 19 afetin var olduğunu, Nefs-i Emmare’de olduğunu, şeytanın bu afetlere %100 tesir ettiğini buyuruyor.
Kalbi %100 temizlenenlerden olmanızı Efendimizin himmetiyle Yüce Rabbimizden diliyoruz. Allah hepinizden razı olsun.