Gaziantep’te Sedef Kakma Sanatının 40 Yıllık Ustası Mehmet Fıstıkçı ve Oğlu Ali, Geleneği Geleceğe Taşıyor
Gaziantep’te Sedef Kakma Sanatının 40 Yıllık Ustası Mehmet Fıstıkçı ve Oğlu Ali, Geleneği Geleceğe Taşıyor
Kültür ve Turizm Bakanlığı tescilli sanatçısı Mehmet Fıstıkçı ve oğlu Ali Fıstıkçı, Gaziantep’in dünyaya özgü sanatı olan Sedef Kakma ve Telkâriyi 40 yıllık tecrübe ve yeni nesil vizyonla yaşatıyor. Dünyada yalnızca Gaziantep’te uygulanan bu birleşik teknik, usta-çırak ilişkisinin zayıflaması tehdidi altında olsa da, Fıstıkçı ailesi sanatın geleceği için mücadele ediyor.
Haber Giriş Tarihi: 21.11.2025 14:10
Haber Güncellenme Tarihi: 21.11.2025 14:18
Kaynak:
Haber Merkezi
Sanata 9 yaşında başlayan ve kırk yıldır mesleğin içinde olan Mehmet Fıstıkçı, bu sanatın tarihsel önemini şöyle anlatıyor:
“Osmanlı döneminde sedef kakma büyük parçalarda, telkâri ise silah ve tabanca gibi küçük savunma sanatı ürünlerinde ayrı ayrı kullanılırdı. Ancak Gaziantep’te bu iki işçilik birleşti. Sedef Kakma ve Telkâri'nin bir arada yapıldığı tek yer dünyada Gaziantep’tir. Bu teknik, yaklaşık 55-60 yıldır Antep’te devam ediyor.”
Fıstıkçı, eserlerinde plastiği tamamen kaldırarak ceviz ağacı ve tatlı su midyesi gibi orijinal malzemeler kullandıklarını vurguluyor.
Sanatı Dünyaya Taşıyan Ustalık
Kültür ve Turizm Bakanlığı tescilli sanatçısı olan Mehmet Fıstıkçı, Çin, Fransa, Umman ve Katar gibi ülkelerde düzenlenen uluslararası fuarlara katılarak hem eserlerini sergiliyor hem de canlı performanslarla Türk sanatını tanıtıyor.
“Avrupa’da el sanatının çok değerli olması nedeniyle eserlerimiz büyük ilgi görüyor. Biz de turistlerin alım gücüne ve taşıma kolaylığına odaklanarak, büyük rahle ve konsol aynalarının yanında; cep aynası, takı kutusu ve tavla gibi küçük ve orta ölçekli tasarımlara yöneldik” diyor.
Yeni Nesil Tehlikede: "4+4+4 Sonrası Çırak Kalmadı"
Sanatın geleceği hakkında endişelerini dile getiren Fıstıkçı, en büyük sorunun kalifiye eleman yetiştirememek olduğunu söylüyor:
“Bizim sektörümüzde olduğu gibi, 4+4+4 eğitim sisteminden sonra çırak tamamıyla bitti. Bu sanat, 3-6 ayda öğrenilecek bir iş değil. 3-4 senesini gönüllü verecek, merak edecek ve sabredecek gençler bulamıyoruz. Yaşlı parmakla sayılacak kadar az usta kaldık. Biz kendi çocuklarımızı yetiştirdik ama altyapıdan eleman gelmiyor.”
Eğitmen ve Pazarlamacı Ali Fıstıkçı
Ali Fıstıkçı ise babasından devraldığı mesleği modern bir vizyonla ileri taşıyor. 7 yaşında başladığı sanatın kendisini özel hissettirdiğini belirten Ali Fıstıkçı, şu anda Gaziantep Olgunlaşma Enstitüsü'nde 8 yıldır eğitmenlik yapıyor.
Ali Fıstıkçı, sanatı sadece üretmekle kalmayıp pazarlama ve tasarımlarla farklı boyutlara taşıdığını vurguluyor:
“Ben bu mesleğin geleceğini tasarımlar ve pazarlamada görüyorum. Ancak mevcut eğitim sistemi yetersiz. 3-4 aylık kurslarla usta olunmaz. Meslek liselerinde en az 4 senelik bir eğitim verilirse bu sanat geleceğe daha güçlü taşınır.”
Kültürel Mirasın Geleceği
Fıstıkçı ailesi, büyük bir emek ve sanat eseri titizliğiyle ürettikleri ürünlerin hak ettiği değeri görmesi için mücadele ederken, Gaziantep’e özgü bu kültürel mirasın korunması için gençlerin sanata ilgi göstermesi gerektiğini vurguluyor.
Gaziantep’in sanat mirası, iki kuşak ustanın emeğiyle hem geçmişten geleceğe taşınıyor hem de dünyaya tanıtılıyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Gaziantep’te Sedef Kakma Sanatının 40 Yıllık Ustası Mehmet Fıstıkçı ve Oğlu Ali, Geleneği Geleceğe Taşıyor
Kültür ve Turizm Bakanlığı tescilli sanatçısı Mehmet Fıstıkçı ve oğlu Ali Fıstıkçı, Gaziantep’in dünyaya özgü sanatı olan Sedef Kakma ve Telkâriyi 40 yıllık tecrübe ve yeni nesil vizyonla yaşatıyor. Dünyada yalnızca Gaziantep’te uygulanan bu birleşik teknik, usta-çırak ilişkisinin zayıflaması tehdidi altında olsa da, Fıstıkçı ailesi sanatın geleceği için mücadele ediyor.
Sanata 9 yaşında başlayan ve kırk yıldır mesleğin içinde olan Mehmet Fıstıkçı, bu sanatın tarihsel önemini şöyle anlatıyor:
“Osmanlı döneminde sedef kakma büyük parçalarda, telkâri ise silah ve tabanca gibi küçük savunma sanatı ürünlerinde ayrı ayrı kullanılırdı. Ancak Gaziantep’te bu iki işçilik birleşti. Sedef Kakma ve Telkâri'nin bir arada yapıldığı tek yer dünyada Gaziantep’tir. Bu teknik, yaklaşık 55-60 yıldır Antep’te devam ediyor.”
Fıstıkçı, eserlerinde plastiği tamamen kaldırarak ceviz ağacı ve tatlı su midyesi gibi orijinal malzemeler kullandıklarını vurguluyor.
Sanatı Dünyaya Taşıyan Ustalık
Kültür ve Turizm Bakanlığı tescilli sanatçısı olan Mehmet Fıstıkçı, Çin, Fransa, Umman ve Katar gibi ülkelerde düzenlenen uluslararası fuarlara katılarak hem eserlerini sergiliyor hem de canlı performanslarla Türk sanatını tanıtıyor.
“Avrupa’da el sanatının çok değerli olması nedeniyle eserlerimiz büyük ilgi görüyor. Biz de turistlerin alım gücüne ve taşıma kolaylığına odaklanarak, büyük rahle ve konsol aynalarının yanında; cep aynası, takı kutusu ve tavla gibi küçük ve orta ölçekli tasarımlara yöneldik” diyor.
Yeni Nesil Tehlikede: "4+4+4 Sonrası Çırak Kalmadı"
Sanatın geleceği hakkında endişelerini dile getiren Fıstıkçı, en büyük sorunun kalifiye eleman yetiştirememek olduğunu söylüyor:
“Bizim sektörümüzde olduğu gibi, 4+4+4 eğitim sisteminden sonra çırak tamamıyla bitti. Bu sanat, 3-6 ayda öğrenilecek bir iş değil. 3-4 senesini gönüllü verecek, merak edecek ve sabredecek gençler bulamıyoruz. Yaşlı parmakla sayılacak kadar az usta kaldık. Biz kendi çocuklarımızı yetiştirdik ama altyapıdan eleman gelmiyor.”
Eğitmen ve Pazarlamacı Ali Fıstıkçı
Ali Fıstıkçı ise babasından devraldığı mesleği modern bir vizyonla ileri taşıyor. 7 yaşında başladığı sanatın kendisini özel hissettirdiğini belirten Ali Fıstıkçı, şu anda Gaziantep Olgunlaşma Enstitüsü'nde 8 yıldır eğitmenlik yapıyor.
Ali Fıstıkçı, sanatı sadece üretmekle kalmayıp pazarlama ve tasarımlarla farklı boyutlara taşıdığını vurguluyor:
“Ben bu mesleğin geleceğini tasarımlar ve pazarlamada görüyorum. Ancak mevcut eğitim sistemi yetersiz. 3-4 aylık kurslarla usta olunmaz. Meslek liselerinde en az 4 senelik bir eğitim verilirse bu sanat geleceğe daha güçlü taşınır.”
Kültürel Mirasın Geleceği
Fıstıkçı ailesi, büyük bir emek ve sanat eseri titizliğiyle ürettikleri ürünlerin hak ettiği değeri görmesi için mücadele ederken, Gaziantep’e özgü bu kültürel mirasın korunması için gençlerin sanata ilgi göstermesi gerektiğini vurguluyor.
Gaziantep’in sanat mirası, iki kuşak ustanın emeğiyle hem geçmişten geleceğe taşınıyor hem de dünyaya tanıtılıyor.
Kaynak: Haber Merkezi
En Çok Okunan Haberler